1-30 nisan tarihleri arasında olan lale festivali ile ziyaretçi sayısı ivmesi fazlasıyla devam etmekte.Ben biraz geç kaldığımı söylemeliyim.Laleler solmuş ihtişamı kaybolmuştu biraz.Olanı fotoğraflayıp kaçırmadığınızı söylemeliyim.
Emirgan Korusu bulunduğu yer konusunda bence kuşkusuz en güzel yerlerde.Spor ve yürüme için çok engebeli alan piknikçiler için aynı zorluğu çıkardığı söylenemez.Mangal piknikçinin en gizli silahı ama burda herkes kurallara rivayet ediyor.Koru dolu en güzel zamanın hafta içi olduğunu düşünüyorum.Eğer çok kalabalığı sevmiyorsanız.
Laleler artık son zamanlarını yaşarken benimde albümünde yer almaları içten değildi.Zevkin ve şaşaanın simgesi olarak kabul edilen lalelerin bir döneme isimlerini vermesi çektiğim fotoğraflardan anlaşılıyordu.
![]() |
Bazı lalerin zamanı geçmiş biraz |
Yeşilin insana tarif edilemez bir rahatlık vermesi herkesi emirgan korusuna çekiyor.Lalelerin her rengi size farklı bir düşünceye sevk ediyor.
Rüzgar ağaçları oynatarak güneşin size ışık oyunları yapmasını sağlıyor.O kadar ağcın altında bir gölge de oturup dinlenmek insana kentin ve yaşamın verdiği yorgunluğu unutturuyor.
Korunun sol arka tarafında kalan çocuklar için kurulan kaydıraklı tırmanma kuleleri çok korkutucu.Çocuklar nasıl korkusuz anlatamam.Aileler aşağıdan trapez yapanları seyredercesine gergin ve telaşlı.
Kaydıraktan kaymak eğlenceli ama buraya çıkmak biraz cesaret ister.O kadar ip olsa da bana biraz tehlikeli geldi.
![]() |
Hepsi canbaz. |
Burada uyarımı yapmam lazım eğer uzun bir nişanlılık ya da sevgili dönemi geçiriyorsanız Emirgan Korusuna gelmeyi bir daha düşünün hele bu aralar. Birkaç tane çifttin birbirlerini dürterek "bak bak" dediğine şahit oldum.Dürtten kısmın hangi taraf olduğunu söylemem gereksiz :). Güzel bir ambiyansı olmasından nisan başı lale festivali zamanında düğün fotoğraflarını burada çektirmek güzel anların yakalanması yardımcı oluyor.
Kafeler tıklım tıklım söylemem gerekirse kafeler sarı köşk haric belirli zamanlar da kapalı.Özellikle kış yalarında sadece sarı köşk açık .
![]() |
Emirgan Korsu köprü manzarası |
Ortada bulunan gölet ve sakinleri vak vaklar insanı buraya gelinesi kılıyor.Su sesinin dinlendirici sesi yanında bu sevimli ördekler güzel bir gün geçirmenizi sağlıyor. Elinizde simitle gelirseniz sizinle daha ilgili olduklarını söylemeliyim.Daha bir misafirperverler.
Güneş sizinle bu yolculuğu beraber yürüdüğünüz gibi yolcu da etmesini biliyor.Güzel bir gün geçirmek için Emirgan Korusu şu az kalan yeşillikler arasında denizle ve yeşille kaynaşması bakımından rahat bir gün geçirmenizi garanti eder.Eğer kalabalık sevmiyorsanız haftaiçi gitmenizi öneriyorum.
İki yolla gidebilirsiniz Kabataş veya Beşiktaş'tan kalkan otobüslerle sahilden Emirgana gidebilir.Yok ben sahil trafiğini çekemem derseniz Ayazağadan İstinye tarafına dönen minibüs veya otobüslerle sahil tarafına gidebilisriniz.
Son olarak Sakıp sabancı müzesine uğramayı ihmal etmeyin.Şu an güncel sergi olarak "oryantalizmin 1001 yüzü" var. Gitmenizi tavsiye ederim .