Arada güzel balık restorantları ve dinlenilecek yemek yiyecek yerler gözüme çarpıyor.Bu yüzden buralarda bir keşif turu daha sonraki günlerde atılması gerekiyor.
Her yerden turist fırlıyor ama az. Hepsi sultanahmet meydanında kalmış.Burası güzel kızın yanındaki çirkin kız misali az kişi bakıyor dolaşıyor. Kalabalık bir o kadar az. Bence İstanbul eski semtlerin bir olan cankurtaran dolaşılıp görülmesi gereken bir yer söylemesi.Rotamızı değiştirmemizin nedeni olan Ayasofyanın önündeki kalabalık.Bende bir onun kadar ihtişamlı olan Küçük Ayasofya Camisine gitmeyi uygun görüyorum.
Giriş kapısında yazdığı gibi kiliseden camiye dönmüş bu yapı.Yakın zamanda biraz daha tadilat görmüşe benziyor.
Bazı yerlerde restorasyon çalışmaları pek etkili olmadığı görünüyor.Bazı tarihi eserlerin sadece korunma çalışmasıda iyidir.Restore edeceğim diye mahvetmenin anlamı yok.
Çevresi yüksek duvarlarla çevrili cami arka tarafı tren yoluna bakıyor.Zaman ve tren yolunun verdiği zarar son tadiat sonrası asgariye indirilmiş.
Küçük Ayasofya Camsinden içeri girdiğinizde yeşil mozaik sütünlar sizi hemen karşılıyor.Belli bir alan namaz kılanlara ayrılmış.İsterseniz namazınızı burda kılabilirsiniz.Duvarlar alçıyla kapatılmış gibi.Yeni bir görünüm kazandırılmış.İlerde eski halinin merak edenler görebilecek.Miamarisi hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız.
Caminin içinde el dokunulmamış bizanz yazıları bulunmakta Müezzin mahfiline çıkıldığında duvar boyunca işlenmiş yazı dikkatinizi çekecek.
2 katlı bu cami sol taraftyaki merdivenlerden bir üst kata çıkabilirsiniz.
Yerlerde oyuntular halıyla kapatılmış yürürken hissedebiliyorsunuz.Zaten halılara da yansımış.
Duvarların eski hali böyle içerde cam arkasında merak edenleri beklemekte.Çok küçük birkaç yerde görülen eski yapı tamamıyla üstü kapatılmış.Biraz acı bir durum.
Son restorasyon 2002 diye gözüküyor.Ondan öncesi kapatılmış gibi geliyor eski fotoğraflara bakınca.
Şimdi içi biraz daha beyaz
Korunan bir bölüm daha.Cam arkasında bizans imparatorluğundan günümüze kalması insanı düşünmeye sevk ediyor.Bunca zamandır ayakta kalması.
mahfile çıkan merdivenler |
Dışarda 24 odalı Hüseyin ağa Medresesi bulunmakta.İçerisinde ortada bir şadırvan etrafında ise kitapçılar resim baskı ve hediyelik eşya satan yerler bulunmakta.
Burası dikkatimi çekip içeriye girdim.Eskitilmiş sayfaların üstüne osmanlı resimleri elle çizip altın varaklarla süslüyorlar.El emeği göz nuru bu resimler tek tek elle çizilmekte.Fiyatlarını soranlar varsa epey değişiyor.Minimum 80-500 TL arasında bir fiyat aralığında olduğunu söyleyebilirim.
Dışardan Küçük Ayasofya Cami |
Uzaktan caminin görünüşü sanki İstanbul içinde saklambaç oynar gibi.Tarihi Küçük Ayasoyfa caminin .görülmesi gereken yerlerden biri olduğundan öneririm.Çok uzak diyenler için bu siteden içini 3 boyutlu olarak dolaşmasını tavsiye ederim
Bir dahaki Gezi Rehberi yazımızda görüşmek üzere.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder